Güzel ülkemiz için yazıyoruz - EĞER BİR FARE, KEDİYE GÜLÜYORSA ; Şeffaf Gazete
http://seffafgazete.com/yazarlar/Merve--Sari/28857/-eger-bir-fare-kediye-guluyorsa-

 

Mutlu Mutlu

Mutlu Mutlu
EĞER BİR FARE, KEDİYE GÜLÜYORSA ;
13 Ağustos 2016, 15:14
 
 
FETHULLAHIN MAVİ PİLOT ÜNİFORMASININ ŞİFRESİ
 
Fethullah Gülen, 21 Mart 2016 da yeşil askeri üniformayı anımsatan bir cübbe ile kamera karsısına geçtiği videoda, darbenin startını verdiği açıklamalar halen aklımızda iken en son verdirdiği 25 Temmuz videosunda, birçok şifre ve emirler dolu açıklamaları şaşkınlık yarattı.  
 
image
 
‘’ El âlem bukalemun gibi tavır değişikliğine gidebilir, siz bukalemun değilsiniz. Çok ucuz pazarlarda yer bulduklarında insanlar zannediyor ki böyle doğuluyor.. Merkeple sultanın huzuruna gidilmez. Katırla sultanın huzuruna gidilmez. İlle de bir şeye binecekseniz hakikaten şahsuvara yakışır bir bineğe bineceksiniz. Günümüzde bineceğiniz şeyler bellidir bu konuda. Sırtına oturacağınız şeyler bellidir.
 
Fethullah Gülen, bu açıklamalarını üzerinde havacı bir mavi üniformayı anımsatan elbise giyerek yapıyor. Sultan olarak tasvir ettiği Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef göstererek, sultanın yanına merkeple, katırla gidilmez, Şahsuvara yakışan rüzgârdan hızlı binek, uçağı kastedip; kamikazelik emrini veriyor. Bu açıklamaları; kendine biat etmiş teröristlere bir emir mesajı olarak mı okumalı? Yoksa korku algısı yaratma çabası mı?
 
FETÖ'NÜN SUBLİMİNAL MESAJLARI
Zaman gazetesinin reklamları toplumda infial yaratmış durumda; bu örgütün ne kadar karanlık, tehlikeli, ülkemiz için kirli planları olduğunu, aptal yerine koyup göstere göstere sergiledikleri reklamları, bugün pişmanlık ve suçluluk hissiyatıyla dikkatlice izleyip, çözmeye çalışıyoruz.
 
2015 yılında yayınlanan reklamda adeta 15 Temmuz günü yaşanan keşmekeş ortama ithafen; siren sesleriyle helikopterden şehrin gri görüntüsü ekrana geliyor.Daha sonra ise yeni doğmuş gülen bir bebek yüzü ekrana getiriliyor.
 
Daha da ilginci bu reklamın yayınlanmasının 9 ay 10 gün sonrasında darbe girişiminde bulunmalarıdır.
 
Bir diğerinde; fırtınalı, şimşeklerin çaktığı (2 kez), dalgaların savrulduğu bir tufanın devamında güneşli, masmavi, çarşaf gibi deniz görüntüsüyle sona eren reklam. Fethullah Gülen'in verdiği son demeçlerde Marmara’nın faylarından bahsedip, depremle ithamda bulunması, her ne kadar çaresiz, zavallı ahmak bir şeytanın boş korkutma propagandası gibi gelse de, ülkece son yaşadığımız hadiseleri tasavvur edince bir ‘acaba ‘ mı diyoruz.
 
Çünkü karşımızdakiler öyle hain ve karanlık yapılar ki bağlantıları ve ortakları gizli ve derin güçler olunca içimize kara bir şüphe düşüyor
 
NEDEN Mİ KARA ŞÜPHE DÜŞÜYOR?
 
17 Ağustos depreminin merkez üssü olan Gölcük komutanlığında; Türkiye Cumhuriyeti tarihinde, İsrailli ve Amerikalı subaylar ilk kez 17 Ağustos 1999 tarihinde Gölcük Donanma Komutanlığında bu törene katıldı.
 
30 Amerikan ve 12 İsrail askeri, Gölcük komutanlığında çok gizli bir toplantı gerçekleştirdiler. Ve akabinde o acı olay yaşanıp, jet hızıyla Amerika ve İsrail kurtarma ekibi gönderdi.
 
Neden mi karanlık şüphe düşüyor?
 
Gölcük’ten İstanbul Avcılar’a kadar geniş bir alanda insanlar tarafından görülen “Ateş Topu’nun ne olduğunun hala açıklanamaması. Fayların içerisinde biriken gazlar, düşük frekanslı elektromanyetik Tesla makinası ile tetiklenip, çıkan büyük enerji ve ışınların iyonesfer’den yansıması bu görüntüyü verebileceği tahmin ediliyor.
 
Her ne olursa olsun; Eğer bir fare, kediye gülüyorsa, yakınlarda bir delik var demektir, sözü aklıma geliyor
 
Her şeyi paralele bağlıyorsunuz diye dalga geçen güruhların , sus pus kaldığı şimdilerde, OHAL kalkmadan ülkeye geri dönmem diyen kriptoların parazitlerine kulaklarımızı tıkayıp, en sert şekilde bu operasyonlara hız kesmeden devam etmeliyiz.
Vatan için. Şehitlerimiz için. Gelecek için…
 
Merve Sarı
Şeffaf Gazete.com