Karaman'daki olayın soruşturma safhasında Muharrem Büyüktürk'ün, mağdur çocuklardan 6'sının okul kaydını 2015-2016 eğitim yılı başında Ereğli'de bir imam hatip ortaokuluna aldırdığı ve burada tuttukları Yörükoğlu Camii'ne ait lojmandan çocuklardan birine de farklı zamanlarda iki kez cinsel istismarda bulunduğu ortaya çıktı.

Söz verilen sanık Büyüktürk, Ereğli'de bir çocuğa cinsel istismarda bulunduğuna yönelik suçlamaları polis'teki ifadesine rağmen kabul etmedi.

Ereğli'ye öğrencilere rehberlik yapmak için geldiğini ve burada öğrencilerin kalacağı bir caminin lojmanının ayarlandığını aktaran Büyüktürk, burada zaman zaman öğrencilerle kaldığını söyledi.  

ÇOCUKLARLA CAMİNİN LOJMANINDA KALMIŞ

Sanık ve sapık öğretmen Ramazan Büyüktürk, ifadesinde mağdur çocuğu KAİMDER'deki yurttan tanıdığını, babası olmadığı için özel ilgilendiğini ve 2015-2016 eğitim yılı başında da mağdur çocukla birlikte diğer 5 çocuğun kayıtlarını Karaman'dan Ereğli'ye aldırdığını söyledi. 

Mahkeme Başkanı Serkan Çınar, ''Yörükoğlu Cami'ye ait lojmanda bedelsiz olarak oturduğun söyleniyor. Ne diyorsun?'' diye sordu. Bunun üzerine Büyüktürk, camiyi öğrencilerden birinin velisiyle, caminin imamıyla konuşup tuttuklarını söyledi. 

Mahkeme Başkanı Çınar, ''Çocukların okul kayıtlarını Ereğli'ye aldırıp, aldırmamanda senin etkin oldu mu?'' diye sorması üzerine Büyüktürk, ''Kısmen oldu'' dedi. 

Büyüktürk, savunmasının devamında ''Öğrenci velisiyle birlikte, caminin imamına gidip görüştük, herhangi bir kira talep etmedi. Elektrik, su gibi faturaları camii imamı Allah rızası için ödüyordu. Bazen de veliler ödüyordu. Ev 3 oda 1 salondu. Kaloriferliydi. Bir odada 3 çocuk, bir odada 3 çocuk diğer odada da bazen ben kendim kalıyordum. Çocuklar kömürlü soba istedi, üzerinde patates falan pişiririz diye. Çocuklardan birinin velisi sobayı aldı'' dedi.Büyüktürk, sobayı ise mağdur çocuğun da arasında bulunduğu 3 çocuğun kaldığı odaya kurduklarını belirtti. 

SEVGİYLE VE RAHMETLE İLGİLENDİM  !!!

Mağdur ettiği çocuk hakkında  içine kapanık biri olduğunu anlattı ve Büyüktürk, şöyle devam etti:

Çocuklara sürekli iyi insan olmaları, hata yapmamaları için telkinlerde bulunuyordum onlara ilgi,sevgi göstermeye başlayınca okul başarııları artıyordu.

Evet bu çocuğada  ilgi alaka gösterdim. İstismar rezaletini taşımadım. Böyle bir rezilliğin içinde olmadım. Mağdura babalık hissinin eksikliğini gidermek amacıyla sevgiyle, şefkatle, rahmetle ilgilendim, yaklaştım.

Çocuğun sevgiye muhtaç bir yapısı vardı.

 Ben cinsel istismarda bulunmadım. Mağdurların korktuğu ve yönlendirildiği için benim hakkımda böyle beyanda bulunduklarını düşünüyorum." diyerek sapık ruhunu ve bedenini aklamaya çalıştı.

Polis ifadesinde tevavüz ve tacizleri kabul etmişti.

Polisteki ifadesinde tüm suçlamaları kabul ettiği hatırlatılan Büyüktürk, "O gün zorgece geçirdim. Önce suçlamaları kabul etmedim. Sonra polis babacan tavırla; 'Hastayım dersen, mahkemeye bile çıkmaz, tedavi olursun' dedi.

'Sapık mı,Eşcinsel mi yazalım?' diye bile sordular.

Tedaviye gönderilmeyi beklerken tutuklandım. Sonra gerçeği anlayıp suçlamaları reddettim." ifadelerini kullandı ,fakat yapmadığı bu kadar  büyük suçları neden kabul ettiğinin cevabını başını öne eyerek veremedi.

Ceza Muhakemesi Kanunu gereği Ereğli Baro Temsilciliği tarafından sanığı savunmak için atanan avukat da, sanık Büyüktürk'ün tahliyesini istedi. Mahkeme Başkanı tahliye talebini reddetti. Cumhuriyet Savsı da mağdur çocuğun ifadesinin alınması için Konya Ağır Ceza Mahkemesi'ne yazı gönderilmesini istedi.

Duruşma eksik hususların giderilmesi için 27 Temmuz'a ertelendi. 

Karaman Cumhuriyet Başsavcılığı, yürütülen soruşturma kapsamında sınıf öğretmeniyken Büyüktürk'ün 10 küçük mağdura farklı zamanlarda cinsel istismarda bulunduğu kanaatine vararak, Karaman Ağır Ceza Mahkemesinde kamu davası açmış, sanık 508 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.

Şeffaf Gazete.com