Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
ABDULLAH GÜL BAŞBAKAN OLAMAZ
ABDULLAH GÜL BAŞBAKAN OLAMAZ
Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili, "Başbakanımız Cumhurbaşkanı olduğu takdirde bir başbakan görevi üstlenecek. Cumhurbaşkanımızın milletvekili olmaması hasebiyle hemen bu görevi üstlenmesinin söz konusu olmayacak.
6 Nisan 2014, 18:54

 

Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, Kanal 7'de yayınlanan "Başkent Kulisi" programında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Seçim sonuçlarının AK Parti için başarı olduğunu belirten İşler, bu yerel seçimde daha önce girdikleri 2 yerel seçime göre daha fazla oy aldıklarını söyledi.

"AK PARTİ BU SEÇİMLERDEN BAŞARIYLA ÇIKTI"
Seçimin kaybedenlerinin CHP , MHP ve ‘paralel yapı’ olduğunu ifade eden İşler, 30 Mart seçimlerinin bir kader seçimi olarak gördüklerini, AK Parti'nin bu seçimlerden başarıyla çıktığını dile getirdi.

Türkiye'de cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce hep gerginliklerin yaşandığını anımsatan İşler, "Son dönemde yaşanan gerginlikler de önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgiliydi. Bu seçim sonucuyla halk şu mesajı verdi; AK Parti'nin adayı ilk turda kazanacak. Bu gerginlik politikasının sürmemesi lazım. Biz iktidar partisi olarak gerginlikten yana değiliz. Kesinlikle ortamı gererek seçim faaliyetlerinde bulunmak istemiyoruz ama öyle olaylar yaşanıyor ki veya muhalefet öyle dil ve üslup kullanıyor ki ister istemez onlara cevap verdiğinizde ortam geriliyor" dedi.

 
 
 


Yeni seçilecek cumhurbaşkanın siyasetin içinden gelen birisi olması gerektiğini düşündüğünü belirten İşler, halkın seçeceği cumhurbaşkanının siyaseti ve siyasi jargonu bilmesi gerektiğini savundu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 'nun yaptığı açıklamayı doğru bulmadığını belirten İşler, "Kafasında bir şablon oluşturmuş, o şablona göre aday belirleniyor. Siz kendi adayınızı bu şablon içinde yapabilirsiniz ama başkalarının adaylarına da aynı şablonu dayatmaya hakkınız yok" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 'ın gelecek günlerde kararını vereceğini, cumhurbaşkanlığına aday olduğu takdirde halktan büyük bir destek alacağını dile getiren İşler, ilk turda yüzde 50'nin üzerinde oyla seçileceğini düşündüğünü söyledi.

"GÜL HEMEN BAŞBAKANLIK GÖREVİNİ ÜSTLENEMEZ"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın aday olup seçilmesi halinde kimin başbakan olacağıyla ilgili ise İşler, şunları kaydetti:

"Yol haritası yapılacak görüşmelerle ortaya çıkacak. Görüşmeler yapılmadı, önümüzdeki haftalarda yapılacak, yapıldıktan sonra yol haritası seçilecek. Başbakanımız, Cumhurbaşkanı olduğu takdirde bir Başbakan görevi üstlenecek. Cumhurbaşkanımızın milletvekili olmaması hasebiyle hemen bu görevi üstlenmesinin söz konusu olmayacağını düşünüyorum. Teknik olarak mümkün değil.

Önümüzde iki yol var. Ya Bayburt modeli veya ara seçim modeliyle gerçekleştirilebilir. Orada bile iki ayın üzerinde bir zamana ihtiyaç var. Ya da erken genel kongreyle Abdullah Gül Bey tekrar siyasete dönmek ister aday olursa parti genel başkanlığına bu da mümkün. Ama bunların hepsi Başbakanımızla Cumhurbaşkanımız arasındaki görüşmelerde öğrenilecek."
İşler, erken seçim ihtiyacının olup olmadığına yönelik ise, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti'nin erken seçime karşı çıktığını hatırlattı. 30 Mart yerel seçimlerindeki tablodan sonra da erken seçimi gerektiren bir tablonun söz konusu olmadığını belirten İşler, AK Parti olarak seçimlerin vaktinde yapılması konusunda bir ilkeleri olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan arasında yaşanan görüş ayrılıklarının sorulması üzerine İşler, bu durumun ileriki dönemde sıkıntı yaratacağına inanmadığını, aralarında kardeşlik hukuku olduğunu, karşılıklı saygı içinde ülkeye hizmet ettiklerini, bundan sonra da edeceklerini söyledi.

"HEPİMİZ FANİYİZ HEPİMİZ GELİP GEÇİCİYİZ"
"Halk seçtiği için cumhurbaşkanını bir tür rejim değişikliğine ihtiyaç yok mu?" sorusunu İşler, şöyle yanıtladı:

"Halkın seçtiği Cumhurbaşkanı, parlamentoda seçilen Cumhurbaşkanı yetkileriyle o koltukta oturacak. Bu da fiilen sistem içinde sıkıntılara yol açacak. Ondan sonra da bu konu tartışmalara açılacak. Artık partili cumhurbaşkanı mı olsun, yarı başkanlık mı olsun, başkanlık mı olsun. Ne olacaksa, bu konu parlamenter sisteme devam mı olacak, nedir? Bu konunun enine boyuna oturup tartışılması lazım.

Bizim sıkıntımız şu: Konuları tartışırken şahıslara indirgiyoruz. Başkanlık ya da yarı başkanlık sistemi değimiz zaman olayı Sayın Başbakanımızın şahsından tartışıyoruz. Özellikle muhalefet partileri konuyu o noktaya indirgediler. Yanlış olan burada. Bugün Tayyip Erdoğan vardır, yarın yoktur. Bugün Abdullah Gül vardır, yarın yoktur. Hepimiz faniyiz, hepimiz gelip geçiciyiz. Bu nefes bir gün biter o zaman başkaları olacak o koltukta. Ama millet olarak, düzenli sistem kurma konusunda işbirliği yapamadık. Burada bir sıkıntı var. Zaten çeşitli siyasetçiler de bu konuda uyarıda bulundular. Önümüzdeki dönem çıkış yolu bulunacağı kanaatindeyim."

Kampanya yapacak ve vaatlerde bulunacak cumhurbaşkanı adayının seçildikten sonra koltuğunda yetkisiz olarak oturmasının mantıken mümkün olmadığını dile getiren İşler, "Bu konuların cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra da çok daha hararetli bir şekilde tartışılacağı kanaatindeyim" dedi.

"PARALEL YAPININ ELEMANLARINI PASİFİZE ETMİŞ DURUMDAYIZ"
Başbakan Yardımcısı İşler, "Seçim öncesinde bir paralel yapılanma kavramı ortaya çıktı, bu konularda ne yapacaksınız? Elinizde somut veriler var mı" sorusunu yanıtlarken, 17 Aralık ve 25 Aralık operasyonlarının ardından bu yapıyla mücadelenin başladığını, bürokrasi ve idarede gerekli adımların atıldığını söyledi. "HSYK Kanunu'nda değişikliğe gittik, orada bir düzenleme yaptık. Emniyet içerisinde, bürokraside, idare mekanizmasındaki bu yapının elemanlarını pasifize etmiş durumdayız. Yine çalışmalar da devam ediyor" diyen İşler, seçimlerden önce de İçişleri Bakanlığının belli konularda suç duyuruları da olduğunu anımsattı.

"Paralel yapılanmayla ilgili operasyonlar mı bekleyeceğiz" sorusuna da İşler, "Önümüzdeki günlerde herkes ne olacağını görecek. Şu an devlet kurumları gerekli çalışmaları, hazırlıkları yapıyor. Mesele, yargıya intikal edecek. MİT tırına yapılan operasyonlar bağışlanabilecek operasyonlar değil. Burada kusuru, kastı olan kim varsa yargı önüne çıkarılacak. Milli güvenlikle ilgili ses kayıtlarında da aynı durum söz konusu" yanıtını verdi.
Devlet içinde paralel devlet olmaya gayret edenlerle mücadele ettiklerine işaret eden İşler, "Ama hala kendini cemaat olarak gören, okullarda, dershanelerde hizmet eden, çalışan insanlarla bir alıp veremediğimiz söz konusu olamaz. Biz onları zaten baştan itibaren ayırdık" dedi.

"BAZI BELEDİYELERİ KAYBETMEMİZE YOL AÇTILAR"
"Gülen grubunun seçimlerdeki etkisi nasıl oldu" sorusu üzerine ise İşler, şu ifadeleri kullandı:

"Belli yerlerde etkisi oldu, bunu kimse inkar edemez. Mesela Ankara'da CHP adayının yüzde 44 civarında olması bu etki olmadan düşünülemezdi diye değerlendiriyorum. Belli yerlerde CHP, MHP ve BDP adaylarının desteklenmesinin kısmen başarılı olduğunu düşünüyorum. Bundan dolayı da bizim bazı yerlerde belediyeleri kaybetmemize yol açtılar. Biz 8-10 ili daha çok daha rahat alabilirdik. Birleşme konusunda paralel yapının da katkısı olduğunu düşünüyorum ama oy oranının artırılması konusunda hiçbir etkisi olmadığı veya çok cüzi bir etkisi olduğu da gayet net bir şekilde ortaya çıktı. Paralel yapının CHP ve MHP ile bu kadar iç içe, kol kola, el ele olması o tabanlarda da çok ciddi rahatsızlıklara yol açtı." (aa)

 


DİĞER HABERLER

YAZARLAR

KONUK KOLTUĞU KONUK KOLTUĞU
 TÖREHAN ÇİFTİ DOKUNULMAZLIK PEŞİNDE
Engin Ertem Engin Ertem
 KENTSEL DÖNÜŞÜM SEKTÖRÜN CAN SİMİTİ
Mutlu Demirdelen Mutlu Demirdelen
 İRANLI'NIN KKTC'Yİ SİNSİ İŞGAL GİRİŞİMİ
Cansu Aksoy Cansu Aksoy
 AİLE MAHKEMELERİNİN DİKKATİNE!
Av. Remzi Kazmaz Av. Remzi Kazmaz
 AKBELEN ORMANLARI VE PARİS İKLİM ANLAŞMASI
Süleyman Yıldız Süleyman  Yıldız
 AKLIM BOSNA'DA KALDI

SİTE ANKET

TÜRKİYE'DE EN BÜYÜK SORUN NEDİR ?








EN ÇOK OKUNANLAR